Bu kişilik örüntüsünde ortaya çıkan kişiliğin temel özellikleri arasında aşırıya kaçan mükemmeliyetçilik, düzenlilik, inatçılık, duygusal katılık, ısrarcılık, bunlara bağlı olarak da kararsızlıkla karakterize edilen bir yapı vardır. Mükemmeliyetçilik, Obsesif Kompulsif Bozukluğundan ziyade Obsesif Kompulsif Kişilik özellikleri ile daha yakından ilişkili görünmektedir. Mükemmeliyetçiliğin Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu ile eşleştirilmesinin altında yatan ilgili bir çekirdek davranışsal özellik olabilir. (Westen ve Harnden-Fischer, 2001).

Obsesif kompülsif kişilik bozukluğu olanlar listeleri ve kuralları ile düzen konusundaki hassasiyetleri nedeniyle yapılan işleri amacından sapabilir, belli ritüelleri belli zamanlarda mutlaka yaparlar yapmadıkları zamanlarda rahatsız olurlar.Yapılan işin asıl amacını unutturacak derecede ayrıntılarla, kurallarla, listelerle, sıralamayla, organize etme ve program yapma ile uğraşırlar.  Bu kişiler yeniliklerle ve esneklik gerektiren durumlarla karşılaşınca rahatsızlık duyarlar. Kültürel normlara çok bağlı olmakla birlikte inatçı bir kişilik yapısına sahiptirler.

Evliliklerinde düzen ararlar. Tutumluluktan biraz fazla cimri bile sayılabilecek davranışlar sergilerler. Eskimiş ve gereksiz eşyalarını elden çıkartmak atmak istemezler. Zamanlarının büyük çoğunluğunu ev ve işyerlerinin temizliğinin ve düzeni sağlamak için harcarlar. Genelde ciddi ve sessizdirler. Konuşmaları uzun, detaylı ve ayrıntılıdır. Tarihlere ve olan detaylara karşı aşırı titizdirler.

Obsesif kompulsif kişilik bozukluğu, isim benzerliğine karşın, obsesif kompulsif bozukluktan(OKBİ-Obsesif kompulsif bozukluk) farklıdır. Kişilik bozukluğunda, OKB’yi tanımlayan takıntılar ve dayanılmaz istekler yoktur.

DSM-V kriterlerine göre erken ergenliğin başında başlayan ve birçok şekilde kendini göstererek aşağıdakilerden en az dördünün varlığının görüldüğü yoğun düzen, mükemmeliyetçilik ve kontrol ihtiyacı: bir aktivitenin kaybedilebileceği, noktaya gelecek şekilde kurallar ve ayrıntılarla ayrıca kurumla ilgili aşırı meşgul olma; aşırı mükemmeliyetçiliğin, görevin tamamlanmasını engellemesi, keyifli anlardan ve arkadaşlıktan uzaklaşacak şekilde işe aşırı bağlı olma; ahlaki değerler ve diğer değerler konusunda esnek olmama; değersiz eşyaları atmakta zorlanma; başkaları onun standartlarına uyana kadar yetki verme konusunda isteksiz olma; cimri olma; esnek olmama ve inatçılık bu bozukluğa tanı koymada belirleyicidir.

            Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğununetiyolojisini araştıran çok az araştırma mevcuttur. Bu araştırmalardan genetik hassasiyetin Obsesif Kompulsif Bozukluğunkiyle örtüşebileceğine dair bazı belirtiler mevcuttur. Obsesif Kompulsif Bozukluğu olan bireylerde ailelerinde de mükemmeliyetçilik gibi obsesif kompulsif kişilik bozukluğunda yer alan bazı yüksek düzeylerde özelliklere eğilimli olduğu görülmektedir (Calvo, Lazaro, Castro-Forniles ve ark.,2009). Ayrıca hasta terapist ittifakı, anlık kaygı ve benlik saygısı değişkenliği, önemli bir belirleyicidir.Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğundan muzdarip bireylerin yoğun alışkanlık kaygısı ve rijitliğinin (benlik saygısı) yanı sıra işlev bozukluğu olan bir terapötik ilişkinin tedavi sonucunu azaltabileceği de akılda tutulabilir. Bununla birlikte, bulgular aynı zamanda, terapötik ittifakın yanı sıra tehlike düzeyi ve (benlik saygısı) değişkenlik üzerine özel bir odaklamanın bilişsel tedaviyle iyileştirebileceğini göstermektedir (Cummings JA, Hayes AH, Cardaciotto L. ve ark.,2012). Obsesif-Kompulsif Kişilik Bozukluğu ile ilgili genel araştırmaların hala yetersiz olduğu sonucuna varmalıyız. Ayrıca, epidemiyoloji, kurs ve birlikte ortaya çıkan bozukluklar hakkındaki bulgular kısmen tutarsızdır. Obsesif Kompulsif Bozukluğu hastalarının akrabalarının sıklıkla obsesyon kişilik özelliklerine sahip olduğunu bulmuştur. Bununla birlikte, bu durumun beklenmedik bir şekilde yüksek olduğu sonucuna varmak zordur, çünkü Obsesif Kompulsif Bozukluğu olmayan kontrol gruplarının akrabalarında kişilik özelliklerinin ortaya çıkması, karşılaştırılabilir tanı yöntemleri kullanılarak bildirilmemiştir. Grup terapisi ve davranışçı terapi faydalı olabilir. Hastanın sahip oldukları alışkanlıkları değiştirmeye çalışmak hasta üzerinde anksiyete oluşturabilir. Bilişsel terapi aynı zamanda, Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu için, aşırı duyarlılık, ahlakçılık, mükemmeliyetçilik, çalışmaya bağlılık ve inatçılıktan kaynaklanan düşüncelerin akılsızlığını ele alarak yararlı olabilir. Obsesif Kompulsif Kişilik Bozukluğu için farmakolojik müdahaleler için ampirik kanıt yoktur (Koenigsberg HW, Woo-Ming AM, ve ark.,2002).

                 KAYNAKÇA

Calvo, R., Lazaro, L., Castro-Fornieles, J., Font, E., Moreno, E., &Toro,J.(2009). Obsessive-compulsive personality disorder traits and personality dimensions in parents of children with obsessive-compulsive disorder.Eurpean Psychiatric,24(3),201-206.doi:10.1016/j.euprsy.2008. 11.003.

Cummings JA, Hayes AH, Cardaciotto L, Newman CF. The dy- namics of self-esteem in cognitive therapy for avoidant and obsessive-compulsive personality disorders: an adaptive role of self-esteem variability? Cogn Ther Res. 2012;36:272–81. doi:10. 1007/s10608-011-9375-x.

Koenigsberg HW, Woo-Ming AM, Siever LJ: Pharmacological treatments for personality disorders. In: PE, Nathan, JM, Gorman eds. A Guide to Treatments That Work. New York: Oxford Uni- versity Press, 2002:625–641. 

Pinto A, Steinglass JE, Greene AL, Weber EU, Simpson HB. Capacity to delay reward differentiates obsessive-compulsive dis- order and obsessive-compulsive personality disorder. Biol Psychiatry. 2014;75:653–9. doi:10.1016/j.biopsych.2013.09.007. 

Westen, D., & Harnden-Fischer, J. (2001). Personality profiles in eating disorders: Rethinking the distinction between axis I and axis II. American Journal of Psychiatry, 158, 547–562.